İZMİR - Aydın'da kadın örgütleriyle bir araya gelen DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, kadınların saldırılara karşı mücadelede ve Kürt sorununun çözümünde özne olması gerektiğini belirtti. 

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, "Barış ve Demokratik Toplumun İnşasında Kadın Buluşmaları" kapsamında Aydın’da kadın platformları, örgütleri ve feministlerle bir araya geldi. Buluşmaya DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, DEM Parti Kadın Koordinasyon Üyesi Canan Çalağan ve DEM Parti PM Üyesi Besriye Tekgür'ün yanı sıra çok sayıda kadın katıldı. 

İmralı Heyeti’nden Erdoğan görüşmesine dair açıklama İmralı Heyeti’nden Erdoğan görüşmesine dair açıklama

KADINLARIN MÜCADELESİNİ MERKEZE ALMAK 

Buluşmada konuşan DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, savaşı en derinden yaşayan bir coğrafyada kadınların bedeni ve emeklerine saldırıldığını vurguladı. 27 Şubat çağrısının kadınlar cephesinden temel gündem olması gerektiğini söyleyen Halide Türkoğlu, "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın kadınların gündemlerinden bağımsız ele alınamayacağını söylüyoruz. Genel siyasetin içerisinde tartışmalar var, partiler arasında da bu temaslar var. Bu sorunun adresi Meclis ama özellikle kadınların da bunu konuşması ve tartışması gerekiyor. Kadınların bu süreci örme noktasında rol alması gerekiyor. Meclis’te grubu bulunan kadın yapılarıyla yan yana gelişimiz oldu. Her gün kadına yönelik şiddet, kayyım tehdidi ve muhalefete dönük saldırılar yaşanıyor. Bu saldırılara karşı mücadele etmek için de aynı zamanda Kürt sorununun demokratik çözümünde ve barışın siyasetinde özne olmalıyız. Kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesini merkeze almak gerekiyor. Her sorun bir şekilde merkeze ulaşacaksa, o sorunun çözümünde kadın stratejisi de önemli" dedi. 

'BARIŞI ERKEKLERİN İNSAFINA BIRAKMAYACAĞIZ'

Barışı erkeklerin insafına bırakmayacaklarını dile getiren Halide Türkoğlu, "Ortadoğu’da dengeler değişirken ve Türkiye’nin zemini açılırken bir şeyler değişecek ama biz değiştireceğiz. Sokağa kadınlar gittiğinde nasıl o sokağın rengi değişiyorsa, siyaset de öyledir. Bir değişim olacaksa demokratik olmalı. Bunun için bir demokratik uzlaşmanın olması gerekiyor. Bir araya gelip konuşmamız gerekiyor. Rengini de çeşitliliğini de ortaya koyacak olan kadın mücadelesidir. En çok güç alacağımız şey Sayın Öcalan’ın çağrısı. Şu an bekleyen ve izleyen devletin, iktidarın kendisidir. Kendi haline bırakırsak siyaset kutuplaştıran bir alan. Bunun siyasi kazancı ne olur diye düşünen de çok olacak. Erdoğan bekleyen bir yerdeyse, yerel demokrasi ve muhalefet de izleyen noktadaysa, Erdoğan bunu kendi iktidarı için istismar da edebilir. Bizim duruşumuz net ne. İstediğimizi bilen bir yerdeyiz. Bu ülkede kadınların yıllardır birlikte ördüğü bir mücadele var. Biz kendimizi anlatmak zorundayız" diye belirtti.

'BARIŞI ANLATMALIYIZ'

Ardından konuşan DEM Parti Kadın Koordinasyon Üyesi Canan Çalağan ise şunları söyledi: "Bu süreç biz bize konuşarak olmaz. Bizim dışımızda olan, bize öfkeli olan, bizden hiç hoşlanmayan herkese anlatabilecek bir yerde olmalıyız. Bu mesele bir halkın meselesidir. İmralı’dan yapılan çağrı inkar edilenlerin sesi ve çığlığı. Savaş erkek şiddetini artırır. Bu kadar yoksul bir ülke olmamızın sebebi savaş. Barış konuşuluyorsa kadınlar da konuşacak. Kadınların iradesinin olmadığı bir barış olmaz. Kadınlar olarak bekleyen, izleyen bir yerde olamayız. Komşumuzdan başlayarak, etrafımızdaki kadınlardan başlayarak neden bu süreci sahiplendığimizi anlatmalıyız. Biz eşitlik ve özgürlük istiyoruz, kendi kimliğimizle var olmak istiyoruz. Sokağa çıkıp mücadele etmekten başka çaremiz yok."

Kaynak: https://mezopotamyaajansi43.com/tum-haberler/content/view/272630